Gök yüzü öyle çok konuşuyor ki son dönmelerde; hangi bir cümlesini anlatmaya çalışayım şaşırıyorum, yetişemiyorum…
Biliyorsunuz ki derin araştırmalar yaparak sizlere kısa bir özet halinde aktarıyorum mesajlarımı, bazen yumuşatarak bazen de direk, o anda nasıl hissediyorsam diyelim 😊 Aslında sizlere parça parça bir olayı anlatmaya çalışıyoruz ama bütüncül bir şekilde ortaya konması gereken bir manzara var ki onu da burada iki satırla anlatmak çok zor. Bunun için yeni fikirlerim var Jüpiter ve Uranüs kavuşumu ben de yeni çılgın fikirlerin oluşmasına ve hızlı bir şekilde hayata geçirmeme vesile oluyor gibi duruyor 😉
Şimdi en yakın tarihteki en önemli gökyüzü olayımız Jüpiter-Uranüs Kavuşumudur. 14 yılda bir kavuşan ve oldukça güçlü bir etkiyi dünyaya yayan bu iki gezegen en son 2010 – 2011 tarihlerinde kavuşum yapmıştı ve o dönemde özgürlük temalarının ön plana çıktığı bilinen en önemli olay Arap Baharı yaşanmıştı, şimdi o dönemin kapanmasını ve yeni bir döneme geçişi deneyimliyor olacağız. Bu yaşayacağımız deneyim de biraz daha 1941 ile 1954 yılları arasında yaşanan döngüye çok benzer olacaktır. Bilinen düzenleri aşma, özgürleşme, enginleşme, isyanlar, protestolar, anarşinin yer aldığı olaylarla birlikte yine özgürleşme temaları söz konusu olacaktır, dünya genelinde ani ve şok edici olayların geliştiğini gözlemliyor olacağız. Birbirimizi düşünmek, kardeşliğin, insanlığın, hümanizmin ilerlemesi de bu süreçte önemli olacaktır. Ön temaya çıkan konu savaşlar olacaktır ki zaten şu anda bu etkiler başlamış durumda.
Jüpiter dini konular, hakimler, avukatlar, yasalar, finans alanları, bankalar, bankacılar, tüccarlar, büyüme, zenginleşme, sanayi, enflasyonist alanı, devletteki nüfuslu kişileri, eğitim, uçaklar, akademisyenler, yabancılarla ilgili konuları temsil ediyor diyebiliriz. Uranüs ise; devrimi, baş kaldırmayı, ani şok eden olayları, geleceğe yönelik planları, ilerlemeyi, toplumları, grupları, özgürlüğü, teknoloji, uzay, bilim gibi alanları temsil ediyor. Tüm bu konuları bir de Boğa burcu ile birleştirirsek; güven, düzen, sınırlar, bağlılık, bankalar, para, ekonomi, tarım, toprak, sanat, ticaret, borsa, finans kurumları, sigorta, beslenme, gıda ve müzisyenlerle ilgilidir.
Ses sanatçıları ile alakalı, özellikle onların kazanç ya da sahip oldukları değerlerle alakalı şaşırtıcı şok edici olaylar olabilir, eğitim alanında öğrencilere verilen burslar, akademi alanında üniversitelerde belki veya eğitim bakanlığında belki ani değişimler olabilir, daha sağlam basarak ilerleme ya da yenilikçi bazı alanların eğitime dahil edilmesi, fayda sağlamayanların bırakılması olabilir. Banka ve finans alanlarında yenilikler, yeni sistemlerin kullanılmaya başlanması ile birlikte büyümeye ve yeni dünya düzenine yönelik yeni alanların açılması (Yıldızların satılmaya başlanması gibi 😊 ) Hak, hukuk, adalet konuları ile ilgili ayaklanmalar, saldırılar görebiliriz. Yasalar da değişiklikler veya daha önceden kaldırılmış yasanın geri getirilmesi kısaca yasaların yeniden düzenlenmesi söz konusu olabilir.
2037 yılına kadar toprağın en fazla değer kazandığı, toprakla ilgili mücadelelerin verildiği, insanoğlunun hayatta ve yaşamda daha kalıcı ve daha güvenilir bir ortam yaratmak için mücadele verdiği, kah inat ederek baskıladığı, kah devirip yıkıp geçtiği, kah bereketine bereket kattığı bir süreç olacaktır. Ucu bucağı olmayan bir teknolojik ilerlemelere doğru da ilerlediğimizi söyleyebilirim.
Sevgi ve ışıkla kalın